AB 2035 Yasağının Geri Çekilmesi ve Elektrikli Araç Stratejisinde Yeniden Değerlendirme

Tüm dünya tamamen elektrikli otomobillere geçiş hazırlıklarını hızlandırırken, Avrupa Birliği’nin 2035 hedefi içten yanmalı motorlu araçların satışını yasaklamak yönünde ilerliyor. Buna paralel olarak şirketler de gelecek yıllarda tamamen elektrikli araç satmayı hedeflediğini duyuruyor. Mercedes-Benz için başlangıç planı 2030’a kadar tamamen elektrikli olmak iken, satışlardaki yetersizlik nedeniyle 2024’te bu hedef ertelendi. Şimdi ise CEO Ola Kallenius çarpıcı açıklamalarla gündeme geliyor.

ACEA Başkanı konumundaki Kallenius, içten yanmalı motorlu araç satışını yasaklayan uygulamaya karşı çıktığını ve AB’nin bu yasağı kaldırması ya da ertelemesi gerektiğini savunuyor. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’e yazdığı açık mektupta, “AB’nin hedeflerine hızla ulaşması için gerçeklik kontrolüne ihtiyaç duyulduğunu ve mevcut yol haritasının çöküş riskini beraberinde getirebileceğini” belirtti. Kendisi, 2035 hedefine ulaşmak için benzinsiz bir yolun zorunlu olmadığı fikrini vurguluyor ve 9 yıl içinde tüm hedeflere ulaşmanın artık mümkün olmadığını ifade etti.

Mercedes CEO’sunun bu yaklaşımı, 2035 yılına kadar tamamen karbonsuz bir gelecek vizyonundan vazgeçilmesini savunmuyor; ancak 2035’in çok erken bir tarih olduğu ve benzinli araçları yasaklayarak sıfır karbon hedefine ulaşmanın “dar bir varsayım” olduğuna işaret ediyor. Şirketler halen 2050’ye kadar karbon nötr olma hedeflerini sürdürüyor. Ancak ACEA’nın görüşüne göre, AB’nin 2035 yasağını iptal etmesi ya da daha ileri bir tarihe ertelemesi doğru adım olarak görülüyor. Mektup, çok geç kalınmadan bu kararın alınması gerektiğini vurguluyor ve 12 Eylül’de yapılacak toplantının konuyu gündeme taşıması bekleniyor.

Herkes Mercedes’in bu yaklaşımını benimsemiyor. Örneğin Kia’nın Avrupa patronu, yasağın iptali ya da ileri bir tarihe alınmasının kendileri için maliyetli olacağını belirtiyor. Elektrikli araç atağının hız kazandığı bir dönemde böyle bir değişikliğin kârlılığı olumsuz yönde etkileyebilir. Sektörde yasağın geleceğine dair genel kanı da çoğunlukla olumsuz yönde seyrediyor.

Kaynak: Webtekno