Amanda Riley’in Dolandırıcılık Hikayesi: Sahte Kanser ve Bağış Dolandırıcılığı

Amanda Riley’in Dolandırıcılık Hikayesi

Amanda Riley, neredeyse on yıl boyunca, var olmayan bir hastalıkla mücadele ediyormuş gibi davranarak 100 bin dolardan fazla bağış topladı. Bunun yanı sıra, birçok ücretsiz hizmet, seyahat, hediyeler ve etkinlik biletleri de elde etti. Hazırsanız, sosyal medyanın karanlık yüzüne doğru bir yolculuğa çıkalım ve Amanda Riley’in yaptıklarını, sonrasında neler yaşandığını daha yakından inceleyelim.

Amanda Riley Kimdir?

1985 doğumlu Amanda Riley, Amerikalı bir öğretmen ve okul müdürüydü. 17 yaşındayken, 29 yaşındaki Cory Riley ile eşi Aletta ile tanıştı. O dönemde çiftin 6 aylık bir çocuğu vardı ve Aletta, Amanda’ya dans öğretmek için işe alınmıştı. Daha sonra çift boşandı ve Cory, Amanda ile evlendi; bu birliktelikten iki çocukları oldu.

Kanser İddiası ve Blogu

2012 yılında Amanda Riley, bir tür kan kanseri olan “Hodgkin lenfoma” teşhisi aldığını iddia ederek “Lymphome Can Suck It” adında bir blog açtı. Bu blogda, kanserle mücadelesini detaylı bir şekilde belgelemeye başladı. Blogda her şeyi paylaşıyordu.

• Amanda’nın sayfasında, fiziksel ve duygusal zorlukları içeren hastalık hikâyesi, tıbbi prosedürler, ilham veren mesajlar, hastanede çekilmiş fotoğraflar yer alıyordu.
• Ayrıca, başkalarının kendi hikâyelerini paylaşabileceği topluluklar oluşturmuş ve bağış talepleri de iletmişti.

Bloguna baktığımızda, tedaviye nasıl direndiğini ve ne kadar umut dolu, cesaretli bir figür olduğunu görebiliyorduk. Ancak, gerçekler hiç de öyle değildi…

Tüm Hikâyesi Sahteydi

Amanda Riley, aslında kanser hastası değildi. Hatta kanser olduğunu iddia ettiği süreçte bir çocuk dünyaya getirmişti ve onu “mucize bebek” olarak adlandırmıştı. Tüm hastalık hikâyesi, tamamen uydurmadan ibaretti. Sahte tıbbi kayıtlar oluşturmuş, doktor raporları yazmış ve tıbbi faturaları taklit etmişti. Kemoterapi gördüğünü kanıtlamak için saçlarını kısmen kazıtmıştı.

Yedi yıl boyunca, destekçilerinden aldığı en az 100 bin doların yanı sıra ücretsiz geziler, bebek bakıcılığı hizmetleri, yemekler, hediye kartları ve etkinlik biletleri elde etti. Tüm bunları yaparken, öğretmenlik mesleğine de devam ediyordu.

Soruşturma ve Ceza

2019 yılında başlatılan soruşturma sonucunda Amanda Riley’nin aslında hiç kanser olmadığı ortaya çıktı. Amanda’ya bağış yapan 349 kişi ve kuruluş tespit edildi. 2021 senesinde Amanda, dolandırıcılık suçlamalarını kabul etti ve 105 bin 513 dolar tazminatın yanı sıra 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hapis cezasının ardından, 3 yıl boyunca gözetim altında tutulacağı açıklandı.

Şu anda ABD Teksas FMC Carswell Federal Hapishanesinde cezasını çekiyor ve hapishanede bile çeşitli sağlık sorunları uydurduğu, sahte belgeler hazırlamaya çalıştığı belirtiliyor.

Amanda’nın hikâyesi, ABC kanalında “Scamanda” adıyla bir belgesel dizisi olarak da yayımlandı.

Kaynaklar: People, Justice
Kaynak: Webtekno