Eserlerin bulunması kadar, bu eserlerin kimler tarafından yapıldığını belirlemek de oldukça karmaşık bir süreçtir ve birçok teknik ve bilgi birikimi gerektirir. Eserin bulunduğu katmandan malzeme analizine kadar farklı unsurların titizlikle incelendiği bu süreci daha anlaşılır bir şekilde ele alalım.
Toprağın farklı katmanları, zaman içinde doğal süreçler sonucu birikerek üst üste gelir. Bu katmanlar, arkeologlar için çok önemli bilgiler içerir. Arkeologlar, bu katmanların analizi ile yani stratigrafi ile eserlerin hangi döneme ait olduğunu belirleyebilirler. Süperpozisyon prensibine göre, daha alt katmanlar her zaman üstteki katmanlardan daha eski kabul edilir. Dolayısıyla, bir eserin bulunduğu katman, eserin yapıldığı dönem ve muhtemel yapıcıları anlamada önemli bir ipucu sağlar.
Eserlerin yaşını belirlemek için kullanılan en yaygın yöntemlerden biri karbon-14 (radyokarbon) tarihleme yöntemidir. Bu yöntem, özellikle 50 bin yıla kadar olan eserlerin yaşını tespit etmede oldukça etkilidir. Eserin yapıldığı dönemin belirlenmesi, onun hangi kültür veya topluma ait olduğunu anlamaya da yardımcı olur. Ayrıca, termolüminesans gibi diğer yöntemler de, ısıya maruz kaldıklarında sıkışmış elektronların ortaya çıkarılmasıyla seramik ve taş eserlerin yaşını belirlemek için kullanılır.
Eserlerin şekli, süsleme ve yapım teknikleri gibi stilistik özellikleri, üreten toplum veya sanatçı hakkında değerli bilgiler sunar. Belirli motifler, desenler ve formlar, belirli kültür veya dönemlere özgü olabilmektedir. Bu durum, arkeologların daha önceden bilinen örnekleri karşılaştırarak eserlerin kimler tarafından yapıldığını tahmin etmelerine yardımcı olur.
Eğer bir eser üzerinde yazı veya semboller bulunuyorsa, epigrafi bilimi devreye girer. Yazıtlar, eserin yapıcısı, sahibi veya kullanım amacı hakkında doğrudan bilgi verebilir. Bunun yanı sıra, tarihi kayıtlar ve belgeler de belirli eserlerin kimler tarafından yapıldığını veya kullanıldığını ortaya koyabilir. Bu tür bilgiler, arkeologların eserlerin kökenlerini daha kesin bir şekilde belirlemelerine olanak tanır.
Gelişen teknoloji, arkeologların işini kolaylaştırmakta ve eserlerin yapımında kullanılan malzemelerin kaynağını belirlemek için yeni olanaklar sunmaktadır. Örneğin, taşın kimyasal bileşimi analiz edilerek, hangi bölgeden çıkarıldığı tespit edilebilir. Bu da eserin üretildiği yer ve dolayısıyla yapıcıları hakkında önemli ipuçları verir. Ayrıca, DNA analizleri gibi biyolojik teknikler de bazı durumlarda kullanılarak, eserlerin kökeni hakkında daha detaylı bilgiler sunabilmektedir.
Tüm bu yöntemler bir araya geldiğinde, arkeologlar bir eserin kimler tarafından yapıldığını ve hangi kültüre ait olduğunu daha kesin bir şekilde belirleyebilirler.
Kaynaklar: Arkeofili, San Diego Arkeoloji Merkezi, Natick Historical Society
Microsoft, iPad kullanıcılarının Teams uygulamasında harici kameraları kullanabilmesine olanak tanıyarak, video konferans deneyimini bir üst…
YouTube, yapay zekâ destekli otomatik dublaj aracını duyurdu. Bu yenilik, içerik oluşturucuların videolarını farklı dillere…
Yandex Türkiye, Antalya'da yeni araç çağırma hizmetini test ediyor. Kullanıcılar, bu yenilikçi hizmetle seyahatlerini daha…
Pekin'de yaşanan ilginç bir olayda, göz kapağında solucanlar tespit edildi. Bu şaşırtıcı durumun nedenleri, belirtileri…
Google, mide bulantısını azaltmak için yenilikçi bir özellik sunuyor: Hareket İpuçları. Bu özellik, kullanıcıların bulantılarını…
Apple, iOS 18.2 ve iPadOS 18.2 güncellemelerini yayınladı. Yeni özellikler, performans iyileştirmeleri ve güvenlik güncellemeleri…