Huawei, küresel akıllı telefon pazarında yeniden kendine bir yer edinme çabalarıyla dikkat çekiyor. Bir zamanlar Samsung ve Apple gibi devlerle birlikte dünyanın en büyük akıllı telefon üreticilerinden biri olma yolunda ilerleyen Çinli bu üretici, 2019 yılında ABD’nin uyguladığı yaptırımlar sonucu ciddi bir darbe aldı. ABD, Huawei‘yi ulusal güvenlik tehdidi olarak nitelendirerek şirketi kara listeye aldı. Bu durum, Huawei‘nin ABD tedarik zincirine erişim sağlamasını engelledi ve Google hizmetlerinden yararlanamaz hale gelmesine yol açtı.
Bunun üzerine Huawei, Android ekosisteminden bağımsız olarak kendi işletim sistemini geliştirmek zorunda kaldı. HarmonyOS ile, yerel uygulamalar kullanarak kendi ekosistemini başarıyla oluşturan şirket, bu alanda önemli bir adım attı. Ancak Huawei‘nin karşılaştığı en büyük engellerden biri, 2020 yılında uygulanan yeni ihracat kısıtlamalarıyla birlikte 5G yongaları ve gelişmiş çip teknolojilerinden mahrum kalmasıydı. Bu sebeple, şirketin P50, Mate 50 ve P60 amiral gemisi modelleri, yalnızca 4G Snapdragon işlemcileriyle piyasaya sürüldü.
Huawei‘nin kaderi, 2023 yılının Ağustos ayında Mate 60 serisini tanıtmasıyla değişti. Bu yeni seride, ilk kez Çin’in en büyük fabrikalarından biri olan SMIC tarafından üretilen Kirin 9000s çipseti kullanıldı. Bu çipset, 5G desteği sunarak özellikle Çin’deki tüketiciler arasında büyük bir heyecan yarattı. Huawei, artık sadece Çin pazarında değil, küresel ölçekte de dikkat çekmek için harekete geçmiş durumda.
Ancak Huawei‘nin global pazardaki en büyük zorluğu, Google’a erişiminin olmaması ve bunun sonucunda kendi uygulama mağazasını kurmak zorunda kalması. Yine de Huawei’nin uygulama mağazasında, Google Play Store’da bulunan birçok popüler uygulama mevcut. Şirket, şu anda 60 ülke çapında genişlemeyi planlıyor ve ilk adımlarını Dubai, Kuala Lumpur ve Hong Kong gibi stratejik pazarlarda atmış durumda.
Huawei‘nin gelişmiş çip üretimindeki zorlukları, şirketin karşılaştığı en büyük engellerden biri olmaya devam ediyor. SMIC, 7nm’nin altındaki çip üretimi için gerekli olan ekstrem ultraviyole (EUV) litografi makinelerine sahip değil. Bu durum, Huawei‘nin rakiplerinin gerisinde kalmasına neden oluyor. Ancak, Huawei‘nin mobil ekosistemi ve inovasyon yeteneği, bu engeli aşmasına yardımcı olabilir.
Son olarak, Huawei‘nin ABD pazarına geri dönmesi şu an için pek mümkün görünmüyor. 2019 yılında satışa sunulan Mate 30 Pro, şirketin ABD’de satılan son telefonu oldu. Ancak Huawei, ABD dışındaki 60 ülkede güçlü bir şekilde büyüyebilir ve bu pazarlarda yeniden yükselmeye başlayabilir.
2025'te Xiaomi'nin 7500 mAh bataryalı telefonu, uzun ömürlü pil performansı ve etkileyici özellikleriyle dikkat çekiyor.…
Realme Neo 7 SE, güçlü özellikleri ve uygun fiyatıyla dikkat çekiyor. Bu yeni akıllı telefonun…
Apple'ın OLED ekranlı MacBook Air modelinin beklenen çıkış tarihi 2029'a ertelendi. Bu değişim, teknoloji dünyasında…
Anlamsal doygunluk, kelimelerin zamanla geçici anlam kaybını inceleyen bir kavramdır. Bu içerikte, dilin evrimi, bağlamın…
Samsung Galaxy S25 ve S26'nın yeni özelliklerini keşfedin! Gelişmiş kamera sistemleri, hızlı şarj desteği ve…
Canoo elektrikli araç şirketinin iflası, sektördeki zorlukları gözler önüne seriyor. Bu yazıda, Canoo'nun karşılaştığı finansal…