Prince of Persia: The Lost Crown’ın çıkış tarihi ve birçok değerli ayrıntısı aşikâr oldu

Ubisoft, geçtiğimiz gün gerçekleştirilen Yaz Oyun Festivali canlı gösterisinde Pers mitolojisinin büyülü dünyasında geçen bir aksiyon-macera platform oyunu olan Prince of Persia: The Lost Crown’ı tanıttı. 18 Ocak 2024’te piyasaya sürülecek olan oyun, Nintendo Switch, PlayStation 5, PlayStation 4, Xbox Series X|S ve Xbox One için, ayrıyeten Amazon Luna ve Windows PC için Epic Games Store ve Ubisoft Store üzerinden erişilebilir olacak. Ubisoft+ aboneliği, PC, Xbox ve Amazon Luna üzerinden de temin edilebilecek.

Yeni öykümüzde, oyuncular Sargon isimli genç ve yetenekli bir savaşçıyı yönetirler. “The Immortals” isminde özel bir grubun kesimi olarak, Prens Ghassan’ı kurtarma vazifesiyle gönderildiklerinde, bir vakitler ihtişamlı bir yerken artık lanetli ve düşmanca bir duruma dönüşmüş olan Mount Qaf’ı araştırmaya başlarlar. Sargon ve takımı, vaktin kendisinin bir düşman haline geldiğini ve dünyanın istikrarının tekrar kurulması gerektiğini kısa müddette anlarlar.

Prince of Persia: The Lost Crown’ın çıkış tarihi ve birçok değerli ayrıntısı belirli oldu

Prince of Persia: The Lost Crown, Metroidvania yapısından esinlenerek oyunculara kendi ritimlerinde bir dünyayı keşfetme imkanı sunar. Bilgi Kalesi’nden renkli Hyrcanian Ormanı’na kadar çeşitli ortamlar, Pers mitolojisinin esintileriyle süslenmiştir. Sargon, vakitle yeni güçler edinir, özgün yetenekler ortaya çıkarır ve bu yetenekleri savaşta kullanarak, daha da derinlere ilerler, bulmacaları çözer, sırları keşfeder ve heyecan verici yan vazifeleri tamamlar.

Bu epik serüvende Sargon, mitolojik düşmanlarla, devasa yaratıklarla ve acımasız tuzaklarla karşılaşır. Oyuncular, vaktin yıprattığı yaratıklar ve Fecî Manticore üzere düşmanları yenebilmek için dövüş ve platform marifetlerini birleştirebilirler. Bu çabalarda, derin ve etkileyici bir savaş sistemini kullanarak yıkıcı komboları tetikleyebilirler.

Oyuncular, efsanevi yerleri keşfederken, Mentrix tarafından oluşturulan özgün müziklerle büsbütün oyuna dalarlar. İran doğumlu bestekar Mentrix, klâsik enstrümanlarla çağdaş sesleri harmanlar ve böylelikle oyuncuları bir ortamdan başkasına taşırken kendine mahsus bir ses tecrübesi sunar.