Günümüz dünyasında hayatımızın merkezine yerleşen yapay zekâ, birçok alanda yaşamı kolaylaştırırken, beraberinde olumsuz etkiler de getirmektedir. Bireysel düzeyde, yaratıcılığımızı köreltebilir ve kolaya kaçma alışkanlıklarımızı artırabilir. Küresel düzeyde ise su tüketimi, dikkate değer bir sorun haline gelmektedir. Örneğin, her 20 sorgu için neredeyse 500 ml su tüketildiği bilinmektedir.
Yapay zekâ sistemleri, akıllı telefonlar veya WiFi ağları gibi diğer teknolojik yeniliklerin aksine, tek seferlik entegrasyonlar değil; sürekli olarak güncellenen ve gelişen bir yapıya sahiptir. Bu AI araçları her kullanıldığında, çoğunluğun göz ardı ettiği bir maliyet ortaya çıkmaktadır. Araştırmalar, her 20 sorgu için yaklaşık yarım litre su tüketildiğini göstermektedir. Microsoft’un son çevresel raporu, su tüketiminin 2021’den 2022’ye %34 oranında arttığını ortaya koymaktadır. Benzer şekilde, Google da su tüketiminin aynı dönemde yaklaşık %22 arttığını bildirmektedir.
Yapay zekâ araçlarının bu kadar suya ihtiyaç duymasının nedeni nedir? Yapay zekâ veri merkezleri, optimum çalışma sıcaklıklarını koruma gerekliliği nedeniyle muazzam miktarda su tüketmektedir. Tıpkı bir motorun ısınması gibi, bu sistemler de aşırı ısı üretmektedir. Aşırı ısınma, sistem arızalarına, veri kaybına ve maliyetli kesintilere yol açabilir. Ayrıca, veri merkezlerinde bulunan ekipmanların işlevselliğini sağlamak için belirli bir nem aralığını koruyan nemlendirme sistemleri de su kullanmaktadır. Bu nedenle, sıcaklıkları kontrol altında tutmak amacıyla suyu sürekli olarak dolaştıran endüstriyel ölçekli soğutma sistemlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Tek bir veri merkezinde, kritik bilgi işlem altyapısının aşırı ısınmasını önlemek için yılda milyonlarca ton suya ihtiyaç duyan soğutma kuleleri bulunmaktadır.
Küresel su krizini tetikleyen bir faktör. Veri merkezi sektörünün aşırı su tüketimi, küresel su kıtlığı krizini giderek daha fazla derinleştirmektedir. Yapay zekânın su kullanımının 2027 yılına kadar 6,6 milyar m³’e ulaşabileceği öngörülmektedir; bu da su ayak izinin acilen ele alınması gerektiğini göstermektedir. Dünya Yaban Hayatı Federasyonu, küresel nüfusun %66’sının gelecek yıllarda su kıtlığı ile karşılaşabileceğini tahmin etmektedir. Bu nedenle, sürdürülebilir alternatiflere yönelmek hayati bir önem taşımaktadır, çünkü bu şekilde devam edilirse yapay zekâ veri merkezleri, su sorununu çok ciddi bir boyuta taşıyabilir.
Bazı büyük şirketler, enerji ve su tüketimlerini azaltmak için yeni teknolojiler geliştirmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır. Örneğin, yapay zekânın enerji tüketimini azaltmak için daha verimli algoritmalar üzerinde çalışıldığı bildirilmektedir. Ancak, bu gelişmelerin ne kadarının gerçek ve güvenilir olduğu konusunda soru işaretleri bulunmaktadır.
Kaynaklar: Water Technologies, Forbes
Yapay zekâ hakkında daha fazla içerik:
Kaynak: Webtekno
MG'nin yeni elektrikli SUV konsepti Cyber X tanıtımıyla geleceğin teknolojisini ve şıklığını bir araya getiriyor.…
iPhone 16e'nin detaylı incelemesi ve değerlendirmesiyle yeni özellikler, performans ve tasarım hakkında kapsamlı bilgi edinin.…
Yapay zekâ ile fotoğraf canlandırma rehberi. Adım adım öğrenerek, anılarınızı hayata geçirin ve yaratıcı projelerinizde…
Ticaret Bakanlığı'nın gümrük ve diğer sebeplerle el koyduğu otomobiller, E-İhale ile satışa çıkıyor. Detaylar ve…
Samsung Galaxy Z Flip FE modeli, beklenmedik şekilde sadeleşerek şıklık ve fonksiyonellik sunuyor. Detaylar ve…
ChatGPT'ye yakında reklamlar eklenebilir! Ücretsiz kullanıcılar dikkatli olun, güncellemeleri takip edin ve deneyiminizi etkileyebilecek değişikliklere…