Yapay Zekanın Enerji Tüketimindeki Artış ve Gelecek Tahminleri

Günümüz yapay zekâ teknolojileri, sürekli gelişim ve inovasyon ile hayatımızın her alanına hızla entegre olmaya devam ediyor. Bu gelişmelerin doğal bir sonucu olarak, yapay zekâ sistemlerinin enerji ihtiyacı da katlanarak artıyor. Ünlü teknoloji devleri, özellikle Microsoft, Google ve OpenAI gibi liderler, yapay zekâ modellerinin eğitilmesi ve çalıştırılması için gereken enerji miktarını karşılamak amacıyla yeni enerji kaynaklarına yatırım yapmayı planlıyorlar. Bu kapsamda, özellikle nükleer enerji gibi sürdürülebilir ve yüksek kapasiteli enerji kaynaklarına yöneliyorlar. Artık yapay zekâ, tahmin edilebileceği üzere Bitcoin gibi kripto para birimlerinden bile daha fazla enerji tüketmeye başladı. Hatırlayacaklarınız olabilir; Elon Musk, bir zamanlar Tesla’nın Bitcoin ödemelerini kabul etmesine izin vermiş, ancak sonrasında bu kararını geri almıştı. Bunun temel nedeni ise, Bitcoin madenciliğinin yüksek enerji tüketimi ve bunun çevresel etkileriydi. Ancak Elon Musk, yapay zekâ konusunda ise aktif ve destekleyici tutumunu sürdürüyor.

İşte burada önemli bir noktaya değinmek gerekiyor: Veri merkezlerinin enerji tüketiminin yarısı, önümüzdeki dönemlerde yapay zekâ sistemleri tarafından kullanılmaya başlanacak. Bu öngörü, Amsterdam Çevre Çalışmaları Enstitüsü’nde gerçekleştirilen çalışmalarla ortaya konmuş durumda. Bilim insanı Alex de Vries-Gao ve ekibi, yaptıkları analizlerde, 2025 yılına kadar veri merkezlerinin enerji tüketiminin önemli ölçüde artacağını ve bunun büyük oranda yapay zekâ sistemlerine bağlı olacağını belirtiyorlar. Ayrıca, bu durumun yalnızca enerji tüketimiyle sınırlı kalmayıp, küresel enerji sistemleri üzerinde de ciddi bir yük oluşturacağı öngörülüyor. Bu artış, enerji arzında kesintiler ve teknik sorunlar gibi olumsuz sonuçlara yol açabilir.

Ancak, bu konuda başka bir önemli sorun daha mevcut: Şirketlerin şeffaflık konusunda gösterdikleri tutarsızlık. Alex de Vries-Gao’nun da belirttiği gibi, enerji tüketimi ile ilgili verilerin açık ve net paylaşımı, kamuoyunun bilgilendirilmesi açısından büyük önem taşıyor. Fakat birçok firma, bu konuda isteksiz davranmakta ve şeffaflıkten kaçınmaktadır. Bu nedenle, yapay zekânın enerji kullanımına ilişkin kesin ve güvenilir verilerin ortaya konması zorlaşıyor. Ayrıca, çevre savunucuları ve kamuoyu, başlangıçta Bitcoin ve Ethereum gibi kripto paralara yönelik yoğun baskılar yaparken, şu an neden sessiz kalındığını sorguluyor. Bu durum ise, enerji konusunda daha dikkatli ve bilinçli politikaların geliştirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.

Kaynak: Webtekno