Apple, App Store’daki Yaş Sınırlamalarında Yeni Bir Dönem Başlatıyor
Apple, App Store’daki uygulamaların yaş sınırlamalarını daha detaylı ve hassas hale getirecek önemli bir güncellemeye imza attı. Eski dönemde sadece temel yaş kategorileri olan 4+ ve 9+ ile sınırlı kalan bu sistem, şimdi daha geniş ve spesifik yaş gruplarını kapsayacak şekilde revize edildi. Bu değişiklik, ebeveyn kontrol mekanizmalarını güçlendirmek ve kullanıcıların uygun içeriklere erişimini daha etkin biçimde sağlamak amacıyla gerçekleştirildi.
Yeni Yaş Kategorileri ve Otomatik Sınıflandırma Sistemi
Apple, geliştiricilere gönderdiği resmi bilgilendirmede, yaş sınıflandırma sistemine üç yeni kategori eklendiğini duyurdu: 13+, 16+ ve 18+. Bu yeni kategoriler, uygulamaların içeriklerine göre uygun yaş aralıklarını daha net belirlemek adına tasarlandı. Ayrıca, önceki cevaplar ve kriterler dikkate alınarak, uygulamalar bu yeni kategorilere otomatik olarak atanabiliyor. Bu sayede, içeriklerin yaş uygunluğu daha hassas ve doğru bir şekilde belirlenebiliyor.
Geliştiricilere Ek Soru ve Güncelleme Zorunluluğu
iOS 26 beta sürümünde kendini göstermeye başlayan yeni yaş sınıflandırmalarıyla birlikte, geliştiricilere yeni sorular da zorunlu hale getirildi. Bu ek sorular, uygulamanın içerik ve özelliklerine dair detaylı bilgiler talep ediyor. Özellikle, uygulama içi kontroller, sağlık ve tıbbi içerikler, şiddet temaları gibi alanlarda geliştiricilerin detaylı yanıtlar vermesi gerekiyor. Bu bilgiler, 31 Ocak 2026 tarihine kadar tamamlanmalı; aksi halde uygulama güncellemeleri App Store Connect üzerinden yapılamayacak. Bu tarihten sonra devreye alınacak olan bu kurallar, uygulama güvenliği ve uygunluk standartlarını yükseltmeyi amaçlıyor.
Yasal Uyumluluk ve Ek Dikkat Edilmesi Gerekenler
Apple, bu yeni düzenlemelerle birlikte, geliştiricilere uygulamalarını COPPA, GDPR gibi uluslararası yasal mevzuatlara uygun hale getirmeleri gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Ayrıca, yapay zeka tabanlı asistanlar, sohbet botları ve benzeri özelliklerin içeriklerinde hassas ve uygun olmayan unsurların bulunup bulunmadığına özellikle dikkat edilmesi gerektiği vurgulandı. Bu sayede, uygulamaların hem kullanıcı güvenliği hem de yasal uyumluluğu sağlanmış olacak.
