HAVA SOJ muadili sistemlerin varlığı, tedarik edilmesi, ithalatı ve geliştirilmesi konuları çok fazlaca konuşulmasına ve hava kuvvetlerimizin ivedilikle talep etmesine karşın yıllardır tedariği istenilen seviyede olamamıştı. Hali hazırda envanterde bulunan AWACS’lar 2002 yılında talep edilmiş, sözleşme imzalanmıştı ve ilki ancak 2014 yılında teslim edilmişti. Türk Hava Kuvvetleri envanterinde de 4 adet bulunuyor. Sözleşme imzalandıktan sonra 13 yılda teslimatı tamamlanan bu uçaklar istendiği tarihten bu yana teknoloji çok değişti. F-35 sürecinde yaşanan durum da göz önüne alınınca yerli imkanlarla böylesi bir teknolojiye sahip olmanın ne kadar büyük önem taşıdığı kolaylıkla anlaşılacaktır.
HAVA SOJ Projesi Nedir?
Hava Platformunda Uzaktan Elektronik Destek ve Elektronik Taarruz Kabiliyeti Kazanımı Projesi olarak ifade edilen ve kısaca HAVA SOJ olarak adlandırılan proje, olası bir senaryoda düşmanın her türlü radar ve haberleşme imkanının tehdit seviyesine gelmeden köreltilmesi veya aldatılması gibi kazanımlar sağlayacak.
Yer merkezi ile koordineli görevler yürütebilecek olan uçaklar, radar ve füze tehditlerini bertaraf edebilecek donanımlarla uçacak. Hem yüksek maliyetli olması hem de içerisinde yüksek eğitimli personel taşıması nedeniyle son derece kıymetli olan bu uçaklar, genellikle savaş uçakları ile koordineli görev icra eder ve düşman unsurlarının etki alanı dışında kalmasını sağlar. Böylelikle de görevlerini emniyetli şekilde yerine getirir.
HAVA SOJ özellikleri
- Geniş frekans bandında etkinlik
- Yüksek çıkış gücü
- Radar ve haberleşme yayınları hassas yön ve konum takibi
- Aktif faz dizili elektronik tarama teknolojisi
- Frekans atlamalı, DSSS sinyallere, veri linklerine karşı etkinlik
- Yüksek irtifada uzun süre havada kalma kabiliyeti
- Yer destek merkezi ile koordineli gerçek zamanlı görev icrası
- Radar ve füze tehditlerini algılama ve karşı tedbir alım yeteneği
Aselsan ve Tusaş Kilit Rolde
HAVA-SOJ Uçak Projesi kapsamında Aselsan ile Savunma Sanayii Başkanlığı 2018 yılında sözleşme imzalamıştı. 900 milyon TL ve ilave olarak 430 milyon dolar şeklinde bütçelendirilen proje kapsamında Aselsan ana yüklenici konumunda. Tüm teknik alt yapı, radar sistemi ve kullanılacak olan ekipmanlar ASELSAN’ın sorumluluğunda olacak. ASELSAN’ın bu kapsamda beraber çalıştığı birçok yerli ve yabancı alt yüklenicide bulunuyor.
Proje kapsamındaki anahtar rollerden bir diğeri ise TUSAŞ’a ait. TUSAŞ proje kapsamında kullanılacak uçaklara geliştirilen tüm teknolojinin yerleştirilmesinden ve uçakta yapılacak modifikasyonlardan sorumlu olacak.
Uçuş platformu olarak ise Bombardier Global 6000 tipi iş jetikullanılıyor. Çift Turbofan Rolls-Royce BR700 motoru ile uçan bu Bombardier Global 6000, dünya genelinde ABD, İngiltere, Birleşik Arap Emirlikleri ve Hindistan gibi ülkeler tarafından benzer maksatlı kullanılıyor. 12 saat havada kalabilen Bombardier Global 6000, 51 bin feet irtifada görev icra edebilecek. 4 adet olarak planlanan bu uçaklar daha önce zaten Türkiye’ye teslim edilmişti. Ayrıca 1 adet de Bombardier Globall Express uçak da satın alındı. Bu uçak da ASELSAN’ın test sahasında kulenin tersi hattında konumlanarak güçlendirme, tasarım ve uygulama çalışmalarının yapılması maksadıyla kullanılacak.
Ülkemiz de bu uçakları standart bir donanım ile alacak ve TUSAŞ tesislerinde askeri bir hüviyet kazandıracak. TUSAŞ uçak üzerinde iç ve dış gövdede yapısal tasarım değişiklikleri, elektronik güç dağıtım sisteminin değiştirilmesi, soğutma sisteminin yeniden tasarımı, detay parça imalatı, dış şekil de dahil tüm değişilikler sonrasında uçuş sertifikasyonlarının alınması, Askeri Tamamlayıcı Tip Sertifikaları gibi tüm süreçleri gerçekleştirecek.
Uçakların Türkiye’ye Ne Faydası Olacak?
Dünyada bu teknolojiyi kendi imkanları ile geliştiren çok fazla ülke bulunmuyor. Kaldı ki F-35 sürecinde olduğu gibi şu anda böylesi uçakları almak istesek ve kabul görse bile en azından 10-15 yıldan önce envantere girmesi pek de olası olmayacaktır. Aselsan zaten elektronik harp konusunda son yıllarda ciddi teknolojilere imza atmış, MİLKAR ve KORAL gibi teknolojilerle bu konudaki yetkinliğini kanıtlamıştı. Şimdi bu proje deyim yerindeyse Aselsan için ustalık eseri olacak. TUSAŞ da havacılıkta birçok şirket için üstün yetkinlikte bir tedarikçi konumunda ki F-35’ler için de kritik bir tedarikçiydi.
Geliştirilecek HAVA-SOJ uçakları, projede rolü olan tüm yerli savunma sanayii şirketlerine yeni kapılar açacaktır. İlerleyen yıllarda ihracat potansiyeli de ortaya çıkaracaktır. Daha da önemlisi ise çok kritik bir caydırıcı güç olan HAVA SOJ sistemlerinin yeni teknolojilerle ülkemiz envanterine dışa bağımlılık sorunu olmadan katılması hava kuvvetlerimizin hanesine önemli bir güç çarpanı olarak eklenecektir.
HAVA SOJ Uçak Projesinde Son Durum: Ne Zaman Envantere Girecek?
Proje kapsamında 2 adet operasyon ve eğitim binaları da inşa edilecek. Tesis içerisinde başlangıçta 4 adet üretilecek filodaki uçaklar da konumlanacak.150 personel ofis ve eğitim merkezinde çalışacak. 100 personel de hangarda görev üstlenecek.
Neredeyse 30 yıllık hayal 2025 yılında gerçekleşmiş olacak. Planlamalara göre 2025 yılının ikinci yarısında ilk HAVA SOJ uçağının kabul testlerinin başlaması ve geçici kabulünün yapılmış olması planlanıyor. 2026 yılı sonuna kadar ise uçakların dördünün de göreve hazır olarak filodaki yerini alması hedefleniyor.
- Anasayfa
- Popüler Bilim
- Savunma Sanayi Haberleri
- HAVA SOJ projesi nedir? İşte bilmeniz gereken her şey
Kaynak: Donanimhaber