İçinden geçtiğimiz zorlu dönemde, her şey gibi araç lastiklerinin fiyatı da büyük artışlara sahne oluyor. Doğal olarak böyle bir ortamda, ikinci el lastik almak önemli bir seçenek haline gelmiş durumda. Ancak Consumer Reports, bunun iyi bir seçenek olmadığını söylüyor ve “Kullanılmış lastik satın almayın” uyarısını yapıyor. Çünkü lastiğin nerede depolandığını, nasıl ve ne şartlarda kullanıldıklarını bilmenin çok zor olduğunu düşünüyor.
En büyük endişe, tabii ki güvenlik alanında ortaya çıkıyor. Consumer Reports’un söylediğine göre, kullanılmış bir lastiğin ne kadar güvenli ya da güvensiz olabileceğini söylemenin kolay bir yolu yok ve muhtemelen bu riski almak istemezsiniz.
Öte yandan, yeni lastikler birçok yönden kullanılmış lastiklerden üstün olsa da, kullanılmış lastik satın almanın lehinde çok önemli bir faktör var: Maliyet… Yeni lastikler tabii ki çok daha pahalıdır. Eğer maliyet sizin için çok önemliyse, ikinci ele yönelmek tek çareniz olabilir. Ama bunu yaparken, para harcamadan önce düşünmeniz gereken bazı şeyler var.
Şimdi gelin hem yeni lastik almanın, hem de ikinci el lastik almanın artıları ve eksilerine birlikte bakalım…
Yeni lastik almanın artıları
- Daha güvenlilerdir. AAA’nın araştırmasına göre, ıslak koşullarda otoyol hızlarında nispeten aşınmış lastiklerle sürüş, “ortalama durma mesafelerini şaşırtıcı bir şekilde yüzde 43 artırabilir”.
- Daha uzun dayanırlar.
- Tam olarak aldığınızı bilirsiniz.
- İhtiyacınız olan lastikleri bulmak genellikle daha kolaydır.
- Dişleri eşittir.
- Genellikle bir garanti ile gelirler.
Yeni lastik almanın eksileri
- Pahalıdırlar… Tedarik zinciri sorunları, enflasyon, işçi huzursuzluğu ve hammadde maliyetleri nedeniyle lastik fiyatları 2021 boyunca yükseldi ve 2022’de de yükselmeye devam ediyor.
Kullanılmış, ikinci el lastik almanın artıları
- Önemli miktarda daha ucuzlar – %50’ye varan oranda daha ucuza bulabilirsiniz.
- Çevresel kaygılar… Hurda kauçuk büyük bir çevre sorunudur, ancak eski lastiklerinizi yolun kenarına atmak yerine geri dönüştüreceğinizi varsayıyoruz. Yine de, güvenli olduğu sürece her lastiği kullanmanın çevre için en iyi seçim olduğu söylenebilir.
Kullanılmış, ikinci el lastik almanın eksileri
- Lastiklerin bir kullanım ömrü vardır. Kullanılmış bir lastikte dişler aşınacak ve lastik daha eski olacaktır, bu nedenle muhtemelen aynı kalitede yeni bir lastik kadar uzun süre dayanmayacaktır.
- Geri çağırma durumu… Kullanılmış bir lastik üreticiler tarafından geri çağrılırsa, haberiniz bile olmayabilir.
- Bilinmeyenler… Lastik dişlerini ve lastiği aşınma ve hasar açısından çok dikkatli bir şekilde kontrol etseniz bile, bir lastiğin önceki sahibi tarafından maruz kaldığı tüm stresleri gerçekten bilemezsiniz.
- Garanti durumu… Bazı satıcılar kullanılmış ikinci el lastikler için garanti sunarken, yeni lastikler için alabileceğiniz dört, beş veya altı yıllık garantilerden çok daha kısa olacaktır.
Sonuç olarak, herhangi bir araba lastiğinin ne kadar dayanacağı pek çok faktöre bağlıdır. Arabanın nasıl sürüldüğü ve bakımının ne sıklıkta yapıldığı, lastiğin yaşı ve kalitesi, arabanın kullanıldığı yol ve hava koşulları gibi… Kullanılmış lastik satın almanın parasal açıdan mantıklı olmasını bir kenara bırakırsak, ne aldığınızı asla tam olarak bilemezsiniz.
Yine de güvenilir satıcılardan, uygun fiyatlı kullanılmış lastikler bulabilirsiniz. Örneğin neredeyse hiç kullanılmadan perte çıkan bir aracın çıkma lastikleri de sıfıra yakın olacaktır. Tabii ki böyle bir durumda, alacağınız ikinci el lastiğin geçmişini bilen bir satıcıyla karşılaşmanız gerekiyor.
Kullanılmış, ikinci el lastik alırken nelere dikkat etmelisiniz?
Kullanılmış bir lastiğe bakarken göz önünde bulundurmanız gereken ilk şey dişlerin ne kadar derin olduğudur. Sıfır bir lastikte diş derinliği, genellikle 8mm civarındadır. Diş derinliği 3mm’nin altına düştüğünde ise, lastiklerin değiştirilmesi önerilir. 1.6mm altında, lastiğin yol kavrama yeteneği çok fazla düşer.
Dişler derin olsa bile, eski tarihli bir lastik almak da kötü bir fikir olacaktır. Lastik, neredeyse hiç araba kullanmasanız bile zamanla kurur ve zayıflar. Bir lastiğin kesin bir ömrü olmasa da, Chrysler, Ford General Motors ve Avrupalı otomobil üreticileri, lastiğin raf ömrünü altı yıl olarak belirlemiştir.
Lastiğin yaşı için satıcının sözüne güvenmeniz gerekmez. Lastiklerin yanlarında kimlik numaraları bulunur. Bu numaralar, size lastiğin üretimi ile ilgili bilmeniz gereken bilgileri verecektir.
Önerimiz, lastiği kapsamlı bir şekilde incelemeniz… Herhangi bir yama veya onarım belirtisi olup olmadığını kontrol edin. Çatlak olup olmadığını kontrol edin. Yanlarında kabarcık olup olmadığını kontrol edin. Herhangi bir göçme, düz nokta olup olmadığını, düzensiz aşınma olup olmadığını kontrol edin. Ama günün sonunda, sadece inceleyerek bir lastiğin tüm kusurlarını göremeyeceğinizi de bilin.
Son olarak, kullanılmış bir lastik satın almadan önce yenisinin fiyatını kontrol etmenizde yarar var. Son kararınızı, elde edeceğiniz tasarrufun buna değip değmediğine emin olduktan sonra verebilirsiniz.
Kaynak: Chip
