Norveç, zorlu coğrafi koşullarına rağmen elektrikli araçların önde gelen ülkelerinden biri konumunda. Satılan araçların büyük kısmının elektrikli olması, yalnızca çevre bilincinin etkisiyle açıklanamayacak kadar derin bir dönüşümün işaretidir.
Vergi politikaları bu başarıyı tetikleyen temel dinamiklerden biri oldu. Başlangıçta yüksek ithalat vergileri ve %25 KDV, elektrikli araçları nispeten daha erişilebilir kılarak pazarda hızlı bir kayma yarattı. Sonuç olarak, fosil yakıtlı rakiplerine kıyasla elektrikli modellere olan talep arttı ve fiyat dengeleri kullanıcı lehine evrildi.
Şarj altyapısına yapılan yatırım, bu dönüşümde kilit rol oynadı. Norveç, menzil kaygısını azaltmak amacıyla kapsamlı bir şarj ağı kurdu ve ülkenin her köşesinde hızlı şarj istasyonlarına ulaşımı mümkün kıldı. Ev tipi şarj çözümleri için de cazip destekler sağlandı.
Ayrıcalıklar ve teşvikler sayesinde elektrikli araç sahipleri günlük yaşamda da kendilerini avantajlı konumda buldu. Otobüs şeritlerinden yararlanma hakkı uzun süre elde tutuldu; şehir merkezlerinde ücretsiz veya indirimli otopark, feribot geçişlerinde önemli indirimler ve otoyol ücretlerinden muafiyet gibi teşvikler de uygulandı. Tüm bu unsurlar, elektrikli araç benimsemesini hızlandırdı ve Norveç’in bu alanda bir öncü olarak görünmesini sağladı.
Kaynak: Webtekno
