Şu anda, ameliyat sırasında ilaçların beyin kanseri hastası üzerindeki tesirlerinin izlenmesi, intraoperatif beyin görüntüleme ve ilaç uygulandıktan sonra doku örneklemesi ile hudutlu. Mikrodiyaliz olarak bilinen teknik şu anda ilaçların beyin tümörleri üzerindeki tesirini test etmek için daha minimal invaziv örnekleme seçeneklerinden biri olarak duruyor fakat bu bile hastanın kafatası boşluğuna bir kateterin tamamının yerleştirilmesini gerektiriyor.
Geliştirme sırasında araştırmacılar, cihazı bilhassa beyin yahut omurilikten kaynaklanan bir tümör tipi olan beyin kanseri yahut glioma hastalarında tedavilerin test edilmesine yardımcı olmak için tasarladılar. Aygıt, müşahede altındaki ilgili ilacın mikro dozlarını verirken, bir hastaya sırf yaklaşık iki ila üç saat boyunca implante edilmiş halde kalacak biçimde tasarlanmış. Araştırmacılara nazaran kanserli tümörler için piyasada bulunan 20’ye kadar ilacın tesirini gözlemleyebiliyor. Aygıt çıkarıldıktan sonra (ameliyat bitmeden bir müddet önce), etraftaki doku tahlil için laboratuvara geri gönderiliyor.
İlaçların kanser üzerindeki tesiri kamera ile takip ediliyor!
Geliştirme süreci sırasında araştırmacılar, implantın gerçek hastalar üzerindeki gerçek tesirini gözlemlemek için bir klinik deneme yürüttüler. Çalışma, denemedeki hastaların hiçbirinin rastgele bir olumsuz tesir yaşamadığını buldu.
Araştırmacılar artık, aygıtın ana ameliyattan 72 saat evvel minimal invaziv bir prosedürle implante edilmesine odaklanan diğer bir çalışma yürütüyorlar. Kanser tedavisi alanındaki ilerlemeler, biyoteknoloji alanında ortaya çıkan kanser hücreleriyle savaşabilen yeni ilaç kokteylleri ve virüslerle birlikte genişlemeye devam ediyor.
Brigham ve Kadın Hastanesi tarafından geliştirilene misal implantlar, bilim adamlarını kanser hastalarına daha şahsileştirilmiş bakım tedavi planları sağlamak için araçları ve dataları daha yeterli kullanabilmeye bir adım daha yaklaştırıyor.
