Bu, biyofilmlerin birikmesi sayesinde gerçekleşti: birbirlerine ve yüzeylere (örneğin su geri kazanım borularının iç kısımlarına) yapışan bir mikroorganizmalar konsorsiyumu. Bu mikrobiyal yahut mantar oluşumları su sürece sistemlerindeki filtreleri tıkayabilir ve astronotları hasta edebilir.
Biyofilmler, uzay giysileri, geri dönüşüm üniteleri, radyatörler ve su arıtma tesisleri de dahil olmak üzere ekipmanların bütünlüğünü tehlikeye atabileceği ve bunlara ziyan verebileceği için, etkilenen gereçlerin değiştirilmesi uzay ajanslarına büyük ölçüde paraya mal olabilir. NASA, 2023 yılının tamamı boyunca, ISS’ye kargo vazifelerini ikmal etmek için bütçesinin bir modülü olarak 1,3 milyar dolarlık devasa bir ölçü ayırdı. Kapsüllenmiş uzay vazifelerinde mikrobiyal büyümenin önlenmesi, hasta astronotların tamiri yahut tedavisi için Dünya’ya süratli bir formda dönmenin daha az mümkün olduğu Ay yahut Mars üzere yerlere yapılan uzun uzaklıklı seyahatler için bilhassa kritik ehemmiyete sahip olacaktır.
Uzay istasyonundaki en büyük sorun çözülmek üzere
Colorado Üniversitesi, MIT ve NASA Ames Araştırma Merkezi’ndeki araştırmacılar, spesifik ve düzgün anlaşılmış bir gram negatif bakteri tipini kullanarak uzay istasyonundan alınan örnekleri inceledi. Bilim adamları ayrıyeten MIT araştırmacısı Kripa Varanasi tarafından yönetilen ve “katılarla sıvılar ortasındaki sürtünmeyi ortadan kaldırma” konusunda uzmanlaşmış bir şirket olan LiquiGlide’daki uzmanlarla da güçlerini birleştirdi. Multidisipliner çalışma, yüzeylerin ince bir nükleik asit katmanıyla kaplanmasının, ISS’ye maruz kalan numunelerde bakteri üremesini önlediğini buldu. Minik bir ormanı andıran bu silikon uçlar daha sonra silikon yağıyla kayganlaştırılarak biyofilmlerin tutunmakta zorlandığı kaygan bir yüzey oluşturuldu.
Biyofilm oluşumunu önlemek için yüzeyleri nükleik asitlerle kaplamaya yönelik bu spesifik usulün uygulanması, karasal numunelerde mikrobiyal oluşumun yaklaşık %74 oranında azaldığını gösterdi. Şaşırtan bir biçimde, uzay istasyonu numuneleri yaklaşık %86’lık daha da önemli bir azalma gösterdi. Fakat grubun bu birinci sonuçlara dayanarak yaptığı teklif, gelecekteki bir misyonda daha uzun müddetli testlerin yapılması gerektiği istikametinde.
